get free quote

Geleneksel metotta bir yazılım ürünü kullanmak istiyorsanız, ilk olarak bir uygulama satın alır ve mevcut sisteme kurarsınız. Genellikle 'Hizmet olarak ürün' olarak bilinen bu sistemde yönetim, kurulum, lisans, destek ve güncelleme gibi işlemleri kullanıcı halleder. Kullanıcıların yazılımı kullanması için yapılması gereken bu işlemler kişiye fazladan iş yükü doğurur.

Bulut bilişimde var olan servis modellerinden SaaS (Software as a Service) bu sorunu ortadan kaldırmak için ortaya çıkmış bir hizmet modelidir. SaaS, uzak sunucularda yer alan uygulamaların web üzerinden kullanımı ve erişimine olanak tanıyan bir yazılım dağıtım modeli olarak karşımıza çıkıyor. IaaS (Infrastructure as a Service) ve PaaS (Platform as a Service) modellerinin üzerinde şekillenen SaaS modelinde, kullanıcılar gereken altyapı ve platform üzerinde belli başlı uygulamaları kullanabilirler.

saas

IaaS modelini genelde sistem yöneticileri ile uygulama geliştiricileri kullanırlar. PaaS modeli de genel olarak uygulama geliştiricileri tarafından kullanılır. SaaS ise daha çok son kullanıcıya hizmet eder. SaaS modelini daha iyi anlayabilmek için e-posta sağlayıcıları örnek gösterilebilir. Kullanıcılar, G-mail ya da Hotmail gibi hizmetleri hiçbir kuruluma ihtiyaç duymaksızın, yalnızca üye olarak kullanabilirler. Tüm veriler, işlemler ve uygulamalar bulut üstünde bulunur ve kullanıcılar da bunlara web üzerinden rahatlıkla erişebilirler.

SaaS modelinin başlangıcı için bir süre vermek gerekirse 1960'lı yılları söyleyebiliriz. Bu yıllarda IBM vb. firmaların iş dünyasının problemlerine çözüm getirmek adına zaman paylaşımı ve faydalı hesaplamalar gibi isimler altında bürolar açmaları SaaS'ın başlangıcına ön ayak olmuş. Daha sonra bu modelin üstüne inşa edilen APS (Application Service Provider) modeli, 1990'lı yıllarda internetin giderek yaygınlaşmasıyla ortaya çıkmış. APS'ler, herhangi bir yazılım ürünü adına altyapı ve platform oluşturup kullanıcıların hizmetine sundu. Fakat, bilişim teknolojisinde yaşanan yetersizliklerden dolayı para ve zaman kaybı yaşandı. Bu da APS'lerin başarısız olmasına yol açtı.

Teknolojide yaşanan gelişmelerle birlikte APS modelinin uzantısı olarak SaaS modeli ortaya çıktı. Software asa Service (SaaS) terimi ilk kez Yazılım ve Bilişim Endüstrisi tarafından 2001 senesinde yayımlanan bir makalede yer aldı. Takip eden süreçle birlikte internette yeni bir çağın habercisi olan SaaS sistemi, bulut bilişimin yeni bir modeli olarak hayatımıza girdi.

Daha çok kiralama ve abone olma gibi yöntemlerle kullanıma açılan modele uygun ürünlerin çoğu günümüzde pazarlardaki yerlerini aldılar. Google, IBM, Salesforce.com vb. şirketler, bu pazarda yer alanlardan yalnızca birkaçı. SaaS modelindeki yazılım ürünleri günümüzde ERP (Enterprise Resource Planning), CRM (Customer Relationship Management) ve İK (insan Kaynakları) alanlarında kullanılıyor. Şirketlerde sıklıkla kullanılan Office, ERP, İK, CRM uygulamalarının SaaS modeli aracılığıyla sağlanması, orta büyüklükteki şirketler tarafından daha verimli görülmesi, bu alandaki gelişmelerin temel sebepleri olarak görülüyor.

SaaS Modeli

Rekabet ortamının giderek kızıştığı bu dönemde çevikliğin şirketler için vazgeçilmez bir strateji olduğunu ele alabiliriz. SaaS modeli ile şirketler, ticari lisanslama aracılığıyla bünyelerinde bulundurdukları ve işlettikleri yazılımların yüksek maliyeti ve kompleks yapılarını alternatif olarak düşük maliyetli fakat aynı avantajları kullanabilecekleri yapılar oluşturuyor. Herhangi bir internet sitesine nasıl giriyorsanız bu yazılıma da aynı şekilde ulaşabiliyorsunuz. Tek yapmanız gereken bu hizmeti alabileceğiniz bir hesap açmak.

SaaS modeli, hem yazılım üretenler hem de ürün kullananlar adına oldukça önemli avantajlar ve dezavantajlar sunuyor. Bu avantaj ve dezavantajları şu şekilde listeleyebiliriz;

SaaS Modelinin Yazılım Üretenler İçin Avantajları ve Dezavantajları

Avantajları

- Yerinde destek maliyeti oldukça azalır ya da sıfıra iner.

- Çevrimiçi destek kolaylığı sağlanır.

- Ücretlendirme modelleri esnetilebilir ve geliştirilebilir.

- Kullanıcılar, işin karmaşık teknolojisine bulaşmak durumunda kalmaz.

- Kullanıcıların azalması maliyeti pek fazla etkilemez.

Dezavantajları

- Güvenlik önlemlerinin arttırılması gerekliliği masrafları arttırır.

- Bilinirliği oldukça azdır.

- Üstünde yer aldığı IaaS ve PaaS modelleri ile uyum ve verimlilik sorunları yaşanır.

SaaS Modelinin Müşteriler İçin Avantajları ve Dezavantajları

Avantajları

- İnternet üzerinden istedikleri yerde ve zamanda ulaşım sağlayabilirler.

- Kullanıcıları tek başlarına oldukça zorlanabilecekleri kurulum, yönetim, güncelleme, lisanslama, destek gibi işlemler neredeyse tamamen ortadan kalkıyor.

- Kiralama ve abone seçenekleri ile müşteriler, ihtiyaçlarına ve bütçelerine uygun model seçimi yapabiliyorlar.

- Çevrimiçi yardım alabiliyorlar.

Dezavantajları

- Yerinde yardım ya hiç sağlanmıyor ya da çok az sağlanıyor.

- Çoğu bilgi, müşterinin sahibi olmadığı fiziksel ortamlarda saklanıyor.

- Ürünün üzerinde değişim yapabilme imkanı oldukça sınırlı.

- Çevreyle entegrasyon, ürün sağlayıcısının izin verdiği ölçüde gerçekleştirilebiliyor.

Günümüzde SaaS modeli, bilişim dünyasının belirleyicileri arasındaki yerini almış durumda. Google, Oracle gibi büyük şirketler bulut sistemine yatırım yaptıkça SaaS modeli de gittikçe değer kazanıyor. Buna ek olarak internet erişim hızının yükselmesi, veri depolama tekniklerinde yaşanan ilerlemeler, kullanıcıların veri depolama ihtiyaçlarında yaşanan artış gibi etmenler de SaaS modelinin geleceğin bilişim dünyasında başrolde olacağını gösteriyor.